Dün e kadar kimsenin aklına kaçarken bile gelmeyen köylüler(Çiftçi)bir anda baş tacı oluverdiler.Bir şirket uygulama hazırlamış fırtına gelirken çiftçiye haber verecekmiş,radyolarda çiftçiye övgüler,televizyonlarda çiftçi aşağı çiftçi yukarı.Tamamda Ne değişti?Ne Oldu? Evet artık anlaşıldı herhalde kalkınma,büyüme tabandan başlaması gerektiği,temel sağlam olmazsa binanın sağlam olmayacağı.Çiftçiler bu toplumun temel taşlarıdır.Onlar olmadan o la maz .Şu anda (Bi deneyin)Traktörünü çalıştır,arkasına da sabanı tak Türkiye nin öbür ucuna gidersin kimse seni durdurmaz Ama binlerce liralık arabanla 100 metre gidemezsin.Olay bu.Neyse buraya kadar içimizdeki duyguları serzenişleri aktarmaya çalıştım ama asıl önemlisi şu;Madem artık çiftçinin kıymeti anlaşıldı,madem artık çiftçinin sözleri ciddiye alınacak,madem artık çiftçi ile muhatap olunacak şu önemli konular gündeme getirilmeli.Bakın çiftçi borç para istemez,bedava mazot istemez,bedava traktör istemez,Yani çiftçi beleşçi değildir.İlgili birimlerden çiftçinin tek istediği ürününün kıymeti bilinmesi,pazar ağının çoğalması,aracıların çiftçinin ürününe ortak değil kar paydaşı olması.Köylerdeki ürün satışlarında sözleşmesiz ürün satılmaması.Tüccar geliyor,ne kadar ürün varsa alıyor,sonra bu ürünleri zamanında işleyemeyip çürütüyor,haydi bakalım senin ürün çürüdü başının çaresine bak.Evet çiftçi bu türlü olayların önüne geçilecek yasal imkanlar istiyor.Faizli paralar,oradan alıp buraya yatırarak para kazanmalar onlar ilgilenen arkadaşların olsun çiftçinin böyle işlerle işi olmaz o işini gücüne bakar.Eğer yardım edecekseniz Yerli tohumu destekleyin,tecrübeli teknisyenlere yollayın. Toprak,ürün,takibi yaptırın.köylerde Muhtarlıklar gibi odaları bulunan birimler kurun,ama sadece kuru odadan bahsetmiyorum donanımlı o an orada iş bitirebilecek odalar.Silah sanayisine,turizm e,ve diğer iş kollarına nasıl bütçe ayrılıyorsa ülkeyi ayakta tutacak olan tarıma da aynı şekilde yatırım yapılmalı.Çiftçi köylü üretemezse tek kelime söylüyorum ülke çöker.Kapitalist sistem kendi ham maddesini yer ve eninde sonunda ya sömürür yada çöker.Eğer çiftçimizi destekler,köylümüzü yok etmezsek eninde sonunda zafer ülkemizin olur.Naçizane görüşüm şu dur ivedilikle köylere ihanet olarak gördüğüm ,Köylere mahalle statüsünden kaldırmak.Bizim köylülüğümüzün geri verilmesi bu olmazsa olmazlarımızdan birisidir.Yerli tohumun desteklenmesi.En kısa zamanda topraklarımızın normalleştirilmesi için çalışma başlatılması.Ve zurnanın zırt dediği yer Köyümüze meyve suyu fabrikası açılması Tabii ki kooperatif olarak. Bu konuyu da,inceden inceye diğer yazımda ele alacağım. Her zaman köylü olmaktan çiftçi olmaktan gurur duydum.Köylülük bize Yaradan dan bir hediyedir,başımızın üstünde tarıyoruz.
Beni Hor Görme Kardeşim
Beni hor görme kardeşim
Sen altındın ben tunç muyum
Aynı vardan var olmuşuz
Sen gümüşsün ben saç mıyım
Ne varise sende bende
Aynı varlık her bedende
Yarın mezara girende
Sen toksun da be aç mıyım
Kimi molla kimi derviş
Allah bize neler vermiş
Kimi arı çiçek dermiş
Sen balsın da ben cec miyim
Topraktandır cümle beden
Nefsini öldür ölmeden
Böyle emretmiş yaradan
Sen kalemsin ben uç muyum
Tabiata Veysel aşık
Topraktan olduk kardaşık
Aynı yolcuyuz yoldaşık
Sen yolcusun ben bac mıyım
Aşık Veysel