CHP ESKİ İLÇE BAŞKANI H.VEFA ÜLGÜR

18 Madde halinde gelen referandum anayasa değişikliği ile ilgili olarak.

Bu bir seçim değildir. Bu Türkiye Cumhuriyeti'nin idari ve yönetim biçiminin değişikliği oylamasıdır.

Uzun vadede Türkiye Cumhuriyeti'nin bölünmesine veya tasfiyesine neden olacak tek kişinin tavrına bağlı çok ciddi yönetim zaafiyeti ve keyfiyeti doğuracak sonuçları olabilir.

Türkiye bütçesi'nin %30 'unu kullanacak olan Cumhurbaşkanını denetleyen bir organ olmayacak. Var olduğu söylenilen organıda Cumhurbaşkanı atayacaktır.

Evrensel Hukuk 3. dünya ülkelerindeki ( ırak,suriye,katar ) seviyeye düşecektir.

            Bu referandumda CHP'li seçmenin tamamına yakını HAYIR oyu vereceği görünmektedir.

Ancak ; referandum'un sonuçlarını HAYIR oyu kullanacak partilerden çok, AKP  ve MHP ' ye oy veren seçmenler belirleyecektir.

            Kısacası ülkenin geleceğinin Çağdaş,Laik,Hukuk devleti mi ?  Yoksa Irak, Suriye gibi adı Cumhuriyet olan 3. dünya ülkesi mi ? Olacağı MHP ve AKP ' li seçmenin tavrına bağlı olduğunu düşünüyorum.

            Referandumdan Evet çıkarsa ;

Avrupa normlarında çağdaş hukuk sisteminden, 3.ncü dünya ülkelerindeki seviyeye düşülecektir.

            Kişi, kurum, hatta şirketlerin dahi yasalarla güvence altına alınmış hak, özgürlük, mal güvencesi başkan ve onun ataması ile oluşmuş yargı sisteminin insiyatifine terkedilecektir.

Buna en iyi örnek : Referandumdan Evet çıkarsa devlet memurluğu güvencesinin tasfiye edilme tasarısı, çok rahat hayata geçecektir.

            Cumhurbaşkanı'nın bir partinin genel başkanı olması ile parlamentoya kimlerin gireceği halk tafafından seçimlerde oylansa bile, Bakanlar kurulu Cumhurbaşkanı tarafından; millet vekili olmayan kişilerden oluşturulabilecektir.

            Örneğin; Azerbeycan Cumhurbaşkanı karısını başkan yardımcısı atamıştır. Bununla kalmayıp çocuklarını ve diğer akrabalarınıda bakan yapıp, bir suidi krallığı veya Katar krallığı gibi yönetilebiliriz.

Ülke, parti başkanı olan Cumhurbaşkanı'nın talimatları ile yani iktidar partisinin talimatları ile yönetilecektir.

İllerde il başkanı, Cumhuriyet baş savcılarının ve valilerin üzerinde olacaktır.

İlçelerde iktidar partisinin ilçe başkanı, ilçe kaymakamı, Baş savcı ve hakimlerin üzerinde olacak ve talimat uygulatacaktır.

Kısacası Laik demoktarik, çağdaş hukuk devleti, parti devletine dönebilir.

            Referandumun en önemli sonuçlarından biride 106 ncı ve 123 ncü maddede getirilen değişikliktir.

Madde 106 ve madde 123 beraber değerlendirildiğinde bu günkü yasalarla kanunla kurulan, millet meclisinden geçen yetkiyle kurulan; Kamu tüzel kişilikleri ve taşra teşkilatları Cumhurbaşkanı kararnamesi ile kurulabilir

            Yani, yeni bakanlıklar, yeni iller, yeni ilçeler, yeni bölge yönetimleri kurma yetkisi Başkanın tek imzasıyla yapılabilir. Bu gelecekte ülkemizi federasyonlara ayırabilecek bir yetkidir.

Örneğin, 10 nisan 2017 ptesi tarihli sözcü gazetesinin manşetin de , Cumhurbaşkanı başdanışmanının demeci aynen şöyleydi;

            '' Evet '' sonrası eyalet.

Altındada : Cumhurbaşkanı başdanışmanı Karatepe açıkladı. Şükrü Karatepe, yeni idari yapılanma için Çin modeli üzerinde durduklarını bildirdi. Çin'de 23 eyalet , 5 Özerk bölge , 2 de özel statüyle yönetilen il var.

            Şeklindeki açıklamayı yorumunuza bırakıyorum.

            '' HAYIR '' çıkar ise ?

Yolumuz Atatürk'ün yolu;  ''Yurtta barış, dünyada barış '' Çağdaş medeniyetler seviyesinde. Zengin müreffeh, Laik Çağdaş Hukuk devleti olma yolunda çalışmaya devam.

            Bizi ve ülkemizi çalışmak kurtarır. Tek adamlar değil çalışmak, çalışmak, çalışmak.

Evet oyu verecek vatandaşlarımızın oylarına saygım var. Ancak benim dileğim oylarımız ve referandumun sonuçları ülkemiz ve milletimiz için HAYIR'LI olsun
KAYNAK:http://efesdostgazete.com