Güneşe maruz kaldıktan sonra sonuçları zaman içinde ortaya çıkar. Çocukluk ya da gençlik döneminde bir kez dahi güneş yanığı geçirildiği zaman, ilerleyen yaşlarda melanoma yakalanma riskini en az iki kat daha fazla oluyor. Aynı şekilde, herhangi bir yaşta 5 ya da daha fazla güneş yanığı geçiren kişilerde de melanoma yakalanma riski 2 kat artıyor. Güneş yanığı kadar solaryum da risklidir. Araştırmalara göre, kapalı ortamda gerçekleştirilen bu “güneşlenme” eylemin yani solaryumun da cilt kanseri riskini artırdığını gösteriyor.
Güneşin zararlı ışınlarından korunmak için güneşe çıkarken cilt tipinize uygun güneş koruyucu kremler kullanılmalıdır. Güneşin yoğun olduğu saatlerde güneşe çıkılmamalı ya da uygun giysilerle cildin korunması gerekir. Özellikle geniş kenarlı, yüzünüzü, kulaklarınızı ve omuzlarınızı da koruyan şapkalar kullanılması oldukça faydalı olacaktır. Bununla birlikte güneş ışınlarından korunmak için açık renkte, hafif ve uzun kollu giysiler giyilmesi de fayda sağlayacaktır. Güneş koruyucu kremler, cildi güneşin zararlı ultraviyole ışınlarından korurlar. Güneşten korunmak için, 30 koruma faktörlü güneş kremleri yeterli olacaktır. Ancak güneş kreminin etkili olabilmeleri için bunları güneşe çıkmadan önce yeterli miktarda cildinize sürmeniz gerekir. Eğer cildinizde kızarıklık ya da bronzlaşma oluyorsa bu durum kremi doğru ya da yeterli miktarda sürülmediğini gösterir. Güneşe çıktıktan sonra da güneş koruyucu ürünleri iki saatte bir tekrar cilde sürmek gerekir. Ayrıca güneş kremini yüzdükten sonra ya da egzersiz sonrası terledikten sonra da tekrar sürülmelidir.
Güneş yanığından ve güneşin zararlı ışınlarından korunmak için sabah erken saatlerde ve öğleden sonra geç saatlerde dışarı çıkılmalıdır. Güneş ışınlarının en yoğun olduğu özellikle 10:00-14:00 saatlerinde dışarı çıkmamak gerekir. Dışarı çıkılması durumunda da mutlaka koruyucu önlemler alınmalıdır. Havanın bulutlu olması güneşin zararlı ışınlarına engel olmadığından dolayı ultraviyole ışınlarına bulutlu günlerde de maruz kalınır. Bu nedenle havanın kapalı olsa da güneş koruyucu krem sürmek gerekir.
Vücudunuzu düzenli olarak kontrol etmelisiniz. Yeni oluşan ya da değişime uğrayan benlerin farkında varmanız gerekir. Eğer daha önce olmayan ya da değişime uğramış şüpheli bir bene rastlarsanız hemen bir deri hastalıları uzmanına görünmelisiniz. Bu durumda melanom tanısı konduğu zaman erken evrede ben deriden cerrahi işlemle alınır. Böylece cilt kanserinden kurtulmak mümkün olabilir. Erken teşhis ve müdahale her kanser türünde olduğu gibi deri kanserlerinde de çok önemlidir.
Deri Hastalıkları Uzmanı Dr. Mehmet Coşkun Acay ”Güneş ışınlarına karşı yeterli koruma sağlanmadığı zaman cilt için tehlike alarmı çalmaya başlıyor. En sık görülen kanser türü cilt kanseri olarak karşıma çıkıyor. Araştırmalara göre deri kanserinin son 20 yılda, her yıl bir önceki yıla kıyasla yüzde 4 oranında arttığı görülüyor. Bunun başlıca nedenleri; kanser konusunda bilinçlenmenin ve erken tanı yöntemlerinin artmasıyla daha fazla hasta teşhisi, gökyüzündeki ozon tabakasının incelmesi, güneş altında veya tenin bronzlaşması amacıyla ultraviyole ışınlarına maruz kalma ve bağışıklık sisteminin zayıflamasına neden olan kronik böbrek yetmezliği ile AIDS gibi hastalıklardaki artışlar olarak belirleniyor. Melanom oluşumunda görülen riskler displastik benler (displastik nevüs) ve doğumsal benlerdir (konjenital nevüs). Konjenital benler doğuştan var olan benlerdir. Melanom gelişme riski benin büyüklüğüyle doğru orantılı olarak artış gösterir. Kadınlarda gebelik, menopoz ve östrojen hormon tedavisi gibi hormonal değişikliklerin olduğu zamanlarda da melanom gelişmesi riski daha yüksektir. Bu nedenle kişiler vücudunu iyi bir şekilde gözlemlemeleri gerekir. Ayrıca belirli aralıklarla hekim muayenesi oldukça önemlidir.” dedi.
kaynakhttp://www.superkadin.net